İstanbulumda bir akşam vakti..
İçmişim çayımı sahilde, binmişim vapuruma, ve yakmışım bir sigara... Ay koca gözlerle köprünün üstünden bana bakıyor, sanki bir gece önce hiç tutulmamış gibi. Pırıl pırıl...Oysa daha bir gün önce tutulmuştu, simsiyahtı yüreği. Ama gülümsedi işte, benim yaptığım gibi.
Vapur ağır ağır ilerlerken rüzgarla içtik sigaramızı. Bir ben çektim, bir rüzgar...Bir rüzgar çekti, bir ben... Üzülmüyorduk hiçbirşeye çünkü yaşıyorduk ,hayattaydık, gülümseyebildiğimiz kadar vardık. Bir kahkaha attı Rüzgar, gülümsedim, Dolunay gülümsedi. Kız Kulesi şaşkın bizi seyretti. Martı çığlığına karıştı kahkahalarımız. Sonra konuşmaya başladık eski günlerden. "Hatırlıyormusun" dedi Dolunay, bir gece, yine böyle soğuk bir geceydi, gözümün içine baka baka ağlamıştın..yüreğindeki çocuğu ben bile susturamamıştım."
"Evet.." dedim." Aşkı aramıştı çocuk yüreğim. Ve İmkansızı seçmişti..."
Sözümü kesti Rüzgar;
"Her zamanki gibi..."
Güldük.. "Büyüyorsun çocuk.." dedi Dolunay." Ama vazgeçmiyorsun.."
"Tıpkı senin gibi." dedim." Senin gibi bazı zamanlar saklanmaya, kaçmaya çalışırım. Ama dayanamam daha fazla..Dönerim yine imkansıza.."
Köpük köpük sularını sıçratarak alkışladı Deniz bizi. Anlatacak çok şeyi vardı ama sadece gülümsedi.Rüzgar anladı, okşadı denizin tenini. Dolunay anladı, teninde parladı.
Ben anladım.
Buluştu gözlerimiz mavinin yeşilinde...
Vapurun sesi geceyi delince ayağa kalktım.
"Hoşçakalın" dedim.
" Hoşçakal..." dedi Rüzgar...
"Gülümse..." dedi Dolunay "Ve büyüme..."
Sustu Deniz yine...
Görüşmek üzere....
büyüme... ruhum okşandı..
ReplyDeletenaptın sen ya..
ReplyDeletecok guzeldı walla..
Kötü yapıyosun beni...
ReplyDeleteanna:onur duydum:P
ReplyDeletefatih:sağol canım,sıra sende:P
tosba: ama iyi hisset ya..büyüme:)
İstanbul kokuna doyamıorum..
ReplyDelete11 yıl 2 gün 10 dakika sonra öleceğini bilsen ne yapardın?
ReplyDeleteVe evet bu bir mimdir!
Not: Bu yorumu silebilirsin...
"ay i$iginda saklidir" lafi var ya hani... sende öyle...
ReplyDeletegülümse hep canim benim...